 |
| Dark Souls II'de umutsuzluk yine olacak fakat dediğimz gibi her zaman bir umut olacak |
Dark Souls II'nin bu nesil için duyurulması gerçekten de büyük bir sürprizdi. Demon's Souls ve Dark Souls gibi çılgın aksiyon-rpg oyuncuları ile oyuncuları büyüleyen From Software, Dark Souls II'de yine yeteneklerini konuşturacak gibi görünüyor. Şu ana kadar ortaya çıkan bilgiler ve ilk oynanış videolarının da bunun kanıtı olduğunu söyleyebiliriz. Peki bu oyunda bizi tam olarak neler bekliyor, oyundan beklentilerimiz neler şimdi bunları ele alalım.
HİKAYE VE MEKAN AYRINTILARI
Öncelikle Dark Souls 2'nin yine Dark Souls 1 gibi hikaye tabanlı ilerleyen bir oyun olmadığını belirtelim. Yani oyunun dünyasının bir hikayesi, kahramanımızın bu savaşta olmasının bir nedeni var, ama bu nedenler asla "bir prensesi kurtarmak, belli bir düşmana karşı kin beslemek" gibi özel nedenlere dayanmıyor. Oyunumuzun dünyası çok daha karanlık ve ciddi. Dark Souls II'nin dünyası belli bir düzene, hikayeye sahip ve sizin de amacınıza ulaşmak için karşınıza çıkan düşmanları öldürmeniz gerekiyor, buna rağmen bu düşmanlarla doğrudan özel bir ilişkiniz veya onlara karşı düşmanlığınız yok. Onlar sadece sizin rakipleriniz. Bazen seçimlerle onlardan yana tavır almanız bile mümkün. Zaten bu özgür seçimler oyunun "rpg" kılasmanına girmesinin en önemli nedenlerinden biri. Hikaye hakkındaki en büyü detay ana karakterimizin kendi “lanet”ine çözüm araması.
Yetkililerin açıklamasına göre Dark Souls 1 ve Dark Souls II aynı dünyada geçiyorlar. Buna rağmen eğer ilk oyunun Kuzey kutbunda geçtiğini düşünürsek, Dark Souls 2 Güney kutbunda geçiyor. Yani birbirinden oldukça farklı mekanlarda mücadelemize devam edeceğiz. Zaten her iki oyun benzer zaman dilimlerinde de geçmiyor. Dark Souls 2'de ejderhaların hakimiyetlerinin hala daha güçlü olduğu bir çağda mücadele ediyoruz. Yine de iki oyunun mitolojisi birbirinden farklı değil.
Bu arada Dark Souls II'nin serinin ilk oyundan daha büyük bir ekiple geliştirildiğini de belirtelim. Tabi bu oyunun da daha büyük olmasını sağlıyor. Söylenenlere göre Dark Souls 2'nin haritası ilk oyundan 2 kat daha büyük olacak. İlk oyunun haritasının hiç de küçük olmadığını ve çok yoğun olduğunu biliyoruz. Üstelik From Software her bölümün tıpkı Demon's Souls ve Dark Souls'taki gibi kendine has özellikleri olmasını istiyor. Böylece oyuncular keşif duygusunu çok daha iyi yaşayabileceklerdir. Açıkçası bu kadar büyük bir haritada bunu başarabilirler mi emin değilim, ama From Software zaten ne kadar kaliteli bir firma olduğunu kanıtladı. Bu konudaki tek isteğimi haritaların Demon’s Souls ve Dark Souls’taki gibi yoğun olması.
Oyundaki mekanlar yine serinin diğer oyunlarındaki gibi karanlık ve umutsuzlukla yüklü görünüyor. Hemen hemen her mekanda birbirinden farklı düşmanlar, tuzaklar bizi bekleyecek diyebiliriz. Dark Souls II’de bazı mekanlara girerken meşale taşımamız gerektiğini oyunun videolarından görüyoruz. Aslında meşale dışında serinin diğer oyunlarındaki gibi bazı büyülerle mekanı aydınlatmamız da mümkün olabilir.
OYNANABİLİRLİK
Dark Souls II’nin oynanabilirliği de serinin önceki oyunları Dark Souls ve Demon’s Souls ile benzer yapıda olacak. Geliştirici ekip özellikle dövüş mekaniklerini tamamen değiştirmek gibi bir düşünceye hiçbir zaman sahip olmamış. Yine de Dark Souls’ta şikayet edilen bazı noktaların Dark Souls II’de giderildiğini söyleyebilirim. Öncelikle oyunun dövüş sistemi çok daha hareketli ve oyuncunun avantajına olacak şekilde düzenlenmiş. Artık ok kullanmak için olduğumuz yerde çivili kalmamız gerekmiyor. Oldukça hızlı bir şekilde hareket ederken de ok kullanabileceğiz. En azından videolardan bunu anlıyoruz. Hatırlarsanız Demon’s Souls’ta okları çok başarılı bir şekilde kullanabiliyorduk, Dark Souls’ta ise okların önemi çok azalmıştı. Demon’s Souls’ta okçu olarak oyunu bitirmek mümkündü, ama Dark Souls’ta böyle bir şeye imkan yoktu. Her ne kadar ok kullanımının Demon’s Souls’taki kadar aktif olmasını beklemesek de, Dark Souls’taki gibi pasif olmayacağını da söyleyebiliriz.
Bunun yanında oyuna eklenen en önemli özellik ise aynı anda iki kılıç kullanmamıza yarayan “Dual Wielding” sistemi olacak. Artık iki kılıcı aynı anda kullanmak bizi büyük bir dövüş gücü sağlayacak. İlk oynanış videosuna baktığımızda düşmanlarımıza çifte kılıç kullanarak büyük hasar verdiğimizi görüyoruz. Tabi bu sistemin savunmamızı zayıflatacağını da belirtelim. Örneğin bir elimizde meşale, diğer elimizde kılıç tuttuğumuzda da savunmamız büyük oranda zayıflayacak. O nedenle kalkan kullanmak oyunun önemli özelliklerinden biri olacaktır.
Ayrıca ekranda kalkan, büyüler, silah ve diğer eşyaları gördüğümüz (bkz yukarıdaki resim) sol alt köşedeki bölüm daha ayrıntılı görünüyor. Muhtemelen serinin önceki oyunlarındaki yüzükler gibi ayrıntılar artık ana ekrana taşınmış. Yine de oyuna yepyeni özelliklerin eklendiğini düşünürsek, şu an için bir tahminde bulunmak da çok zor.
Oyunda düşmana kilitlenme sistemi de devam ediyor. Buna karşın artık önemli bir avantajımız var. Artık düşmana kilitlendiğimizde daha hantal hareket etmeyeceğiz. Düşmana kilitlenmemize rağmen son sürat koşma yeteneğine de sahip olacağız. Oyunun her anlamda hantal olmaktan kurtulduğunu ve daha hızlı bir yapıya sahip olduğunu söyleyebiliriz. Hiç kuşkusuz bu durum bize çok büyük bir avantaj sağlayacaktır. Açıkçası oyunun serinin önceki oyunlarına sadık olmasıyla birlikte daha hızlı bir dövüş sistemine sahip olmasını iyi bir gelişme olarak görüyorum. GRAFİKLER Dark Souls II’nin grafiklerine baktığımızda serinin önceki oyunlarına göre az da olsa bir gelişimin olduğunu görüyoruz. Gerçek zamanlı ışıklandırmalar oldukça hoş görünüyor. Bunun yanında meşalelerin ışık oyunları ise görülmeye değer. Oyun özellikle ışıklandırma konusunda önemli bir ilerleme sağlamış. Bunun atmosfere katkısının yüksek olacağını düşünüyorum. Yine de Dark Souls II’nin grafiklerinin ilk oyundan çok ilerde olduğunu söylemek zor. Oyun her ne kadar PC tabanlı geliştiriliyor olsa da, grafiksel olarak konsollar baz alınarak geliştirildiğinden büyük gelişimlerin olması mümkün değil; zaten ilk oyun konsolların gücünü başarılı bir şekilde kullanmıştı. Bundan ötesi konsollarda pek de mümkün değil diyebiliriz. Yine de bunun anlamı oyunun grafiklerinin kötü olduğu değildir. Dark Souls II bizi etkileyecek tasarımlara ve atmosfere sahip olacak gibi görünüyor. Sanırım en önemli şey de budur.
Dark Souls II’nin yepyeni bir oyun motoru ile geliştirildiğini biliyoruz. Bu oyun motorunun en büyük özelliği ise frame düşmelerini önlemek. Dark Souls’ta bazı bölgelerde yaşadığımız yoğun frame düşmelerini Dark Souls II’de yaşamayacağız. Yani konsol kullanıcıları da en düşük 30 fps hızında bu oyunu oynayabileceklerdir. Grafikler konusunda bir başka dikkatimizi çeken unsur ise karakterlerin daha gerçekçi hareket etmelerini sağlayan motion capture sisteminin oyunda kullanılması oldu. Artık karakterlerimizin giysilerinin bile gerçekçi bir şekilde sallandığını görüyoruz. Bu tip küçük ayrıntılar oyuncuların hoşuna gidecektir.
Önemli Notlar:
- Dark Souls II’de Dedicated Serverlar (kiralık sunucu) multiplayer modun oynanması için önem teşkil edecek.
- Oyunun offline modu da bulunacak, ama en iyi deneyimi online olarak yaşayacağımız söyleniyor.
- Oyunda iyileşmek için “drop stone of healing” gibi eşyaların yanı sıra Dark Souls 1’den hatırladığımız Estus Flask’lerin de olacağı belirtiliyor.
- Düşmanların bize fırlattığı dev baltalara vurabileceğimizi videoda görmüştük, aynısını oklara yapma ihtimalimiz de var
- Dark Souls II’de belli doğrudan belli bossları öldürüp oyun sonuna gitme gibi bir sistem olmayacak; boss seçimlerinde bile özgür olacağımız belirtiliyor. Serinin diğer oyunlarında da buna yakın bir sistem vardı ve her boss’u öldürmek zorunda değildik.
- Oyunun zorluk seviyesi düşürülmemiş, yani bir “Easy Mode” beklememeniz gerekiyor.
- Artık multiplayer modda oyun oynarken arkadaş davetleri Dark Souls’taki gibi ızdırap olmayacak. Davetler çok daha kolay olacak. Yeni oyuncular için daha “ulaşılabilir” bir oyundan kasıt buymuş.
- Oyundaki zırhlar, silahlar ve kalkanların sayısının mekanlarla birlikte artması bekleniyor. Bizim de en büyük isteğimiz bu sayının keşif duygusunu arttıracak düzeyde olması.
